top of page
Ara

Kaptan Fantastik | Film Analizi


Filmin Konusu


Ben ve eşi yıllar önce kapital düzene ve ailelerine rest çekip ormanda yaşamaya karar veren bir çifttir. Ormanda kendi kurallarının geçerli olduğu, alışılmış olan şehir ve köy yaşamından oldukça uzak bir yaşam alanı inşa ederler. Yiyeceklerini, kendilerinin yetiştirdiği meyve sebzelerden, ormanda avladıkları hayvanlardan ve besledikleri hayvanların etinden sütünden temin ederler. Yaşadıkları evi kendileri inşa etmiş, kutladıkları bayramların gününü bile kendileri belirlemişlerdir.


Bu süreç içerisinde 6 tane çocukları olmuştur. Çocuklar kendi aileleri ve yaşadıkları orman dışına çıkmadan büyütülmüşlerdir. Her gün yapılması gereken aktiviteler anne babası tarafından belirlenen bu çocuklar, yiyeceklerini kendileri avlamakta, vahşi orman yaşamında kendilerini çok iyi koruyabilmekte ve bütün boş zamanlarını kitap okuyarak geçirmektedirler. Tıp, felsefe, sanat, spor gibi hayatla ilgili olan her türlü bilgiyi sadece kitaplardan ve anne babasından öğrenen bu çocuklar oldukça bilgili fakat bir o kadar da deneyimsizdirler.


Annelerinin vefatından sonra annelerinin cenazesi için ilk defa şehre giden bu 6 çocuk ve babanın karşılaştıkları zorlukları, komik ama bir o kadar da sizi çocuk yetiştirme üzerinde düşünmeye iten bu filmi ailenizle birlikte keyifle izleyebilirsiniz.




Dünya Düzeni Olmadan


Dünya düzenine, şehir hayatına, başkalarının belirlemiş olduğu yazılı veya sözlü olan her şeye başkaldırıp sıfırdan kendi isteklerinize göre bir hayat kurmak ve burada sadece kendi ailenizle yaşamak nasıl olurdu? Gitmek zorunda olduğunuz bir okul, hastalanınca gidebileceğiniz bir hastane, ihtiyacınız olan bir şeyi almak için yol üstünde uğrayabileceğiniz bir market olmadan yaşamak sizce zor mudur yoksa halihazırda kurulu bir düzeni olmayan, kutlanılacak önemli günlerine bile sizin karar verdiğiniz bir dünya inşa etme fikri size sıcak mı geliyor?


Kaptan fantastik filmi, bu sorulara net bir cevap vermemekle birlikte izleyicisinin, her iki durumun olumlu olumsuz taraflarını fark etmesine yardımcı olan bir film. Çok fazla açıdan ele alınabilecek olan bu hikâyede benim değinmek istediğim nokta çocuk eğitimi.


Bir çocuk, düzenin olmadığı vahşi yaşamın ortasında sadece kitaplarla eğitilebilir mi? Okulun, öğretmenlerin veya sınıf arkadaşlarının olmadığı bir sistemde sadece kitaplardan edinilen bilgilerin yaşarken yetersiz kaldığını ama aynı zamanda bu çocukların şehirde yaşayan çocuklara nazaran çok daha bilgili olduklarını filmden görebilmekteyiz. Şehir yaşamındaki çocukların gelişen teknolojiyle birlikte kitap okuma alışkanlıklarının ve buna bağlı olarak okul başarılarının düşmesi gözden kaçmayan bir gerçek. Bir diğer yandan, sadece kitaplarla büyüyen çocukların sahip olduğu iletişim problemleri, öğrenmiş oldukları teorik bilgileri pratiğe dökemeyişleri de filmde konu edilmiş.


Hepimizin bildiği bir şey var ki eğitim ailede başlar. Bu yüzden çocukların gelişiminde ebeveynlerin rolü yadsınamaz. Çocukların çok fazla kısıtlandığı, sürekli kuralları olan bir düzen ne kadar yanlışsa, çocuğun istediği her şeyi yapmasına izin veren ve çocuğu denetlemeyen düzen de o kadar yanlış. Bana göre, gelişen ve değişen dünya düzenine başkaldırıp, sağladığı yararları elimizin tersiyle itmemeliyiz. Sağlıklı olanın, bu değişen dünya düzeninin sağladığı yararları kullanıp, çocukların gelişiminde onlara fayda sağlayacak şekilde değerlendirmek olduğunu düşünüyorum.


Hayatı her anlamda ele alan, ideal dünya düzeni ile ilgili düşüncelerinizi yeniden gözden geçirmenizi sağlayacak olan bu filmin herkes tarafından izlenmesini tavsiye ederim.

17 görüntüleme
bottom of page